Dem Parti'den İnfaz Değişikliğine Eleştiri: "Beklenti Karşılanmadı"
DEM Parti'den İnfaz Yasası Teklifine Sert Eleştiri: "Ayrımcı ve Eşitsiz Bir Yaklaşım"
DEM Parti, TBMM'de görüşülecek olan yeni infaz yasası teklifine ilişkin muhalefet şerhini açıkladı. Şerhte, teklifin toplumsal barış ve eşitlik ilkelerine aykırı olduğu, siyasi mahpuslara yönelik ayrımcı bir yaklaşım sergilediği vurgulandı.
DEM Parti, Adalet Komisyonu’nda kabul edilen ve TBMM Genel Kurulunda görüşülecek yeni infaz yasa teklifine ilişkin muhalefet şerhinde, teklifin mevcut haliyle toplumsal beklentileri karşılamaktan uzak olduğunu belirtti. Parti, yasa teklifinin özellikle siyasi mahpuslar aleyhine ayrımcı uygulamalar içerdiğini ve bu durumun barış sürecine zarar verebileceğini savundu.
Barış Arayışı ve Siyasi Mahpuslar
Muhalefet şerhinde, Türkiye halklarının tarihi bir dönüm noktasında olduğu ve barışın arandığı bu sürecin ilk şartının, hiçbir toplumsal kesimin dışlanmaması ve ayrımcılığa maruz kalmaması olduğu vurgulandı. Şerhte, "Toplumsal barış için güçlü ve ikna edici bir adım rolü oynayacak olan siyasi mahpusların tahliyesi, en temel beklenti olmasına rağmen karşılıksız bırakılmıştır." ifadelerine yer verildi.
Teklifin Eksiklikleri ve Ayrımcı Yaklaşım
Şerhte, teklifin infaz rejimine hakim olan ayrımcı anlayışın değişmesine dair bir öngörü taşımadığı, ceza hukukunda çözüm olarak ceza miktarını artırmayı önerdiği belirtildi. "Eldeki teklif, siyasi mahpuslara yönelik ayrımcı yaklaşımın yanında toplumsal umut ve barış ilişkisini de göz ardı eden bir muhtevaya sahiptir." denildi.
Kovid-19 Düzenlemesi Mağdurları ve Eşitsizlik
Kovid-19 salgını döneminde çıkarılan geçici infaz düzenlemeleriyle getirilen 3 yıl erken tahliye imkanından, aynı tarihte dosyası henüz kesinleşmediği için yararlanamayanların durumunun hukuk devleti ve eşitlik ilkesine açıkça aykırı olduğu ifade edildi. "10. yargı paketiyle bu eşitsizliğin giderilmesi beklenirken, iktidar bu konuda bir adım atmamıştır." şeklinde eleştiriler yöneltildi.
Siyasi Mahpuslara Yönelik Ayrımcılık Devam Ediyor
Şerhte, Türkiye’de çıkarılan hemen her infaz düzenlemesinde sistematik bir biçimde adli mahpuslar lehine genişletici hükümler getirilirken, siyasi mahpusların bu düzenlemelerin dışında bırakıldığı belirtildi. "Adli mahpuslar için erken tahliye, ceza indirimi ya da alternatif infaz yöntemleri tanınırken, düşüncelerinden, siyasal faaliyetlerinden veya kimliklerinden dolayı cezaevinde bulunan devrimciler, siyasetçiler, gazeteciler, insan hakları savunucuları ve öğrencilerin bu kapsamın dışında tutulduğu" vurgulandı.
Tekerrür ve Konutta İnfaz Uygulamalarında Eşitsizlik
Teklifle, mükerrer suçlardaki koşullu salıverilme yasağının kaldırıldığı, bu düzenlemenin de yine sadece adli mahpuslara yönelik olduğu belirtildi. Konutta infazın uygulama alanının genişletildiği fakat yine Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki suçların kapsam dışında bırakıldığı da ifade edildi. "Bu ayrım, açıkça hukuka, insan haklarına ve vicdana aykırıdır." denildi.
Hasta Mahpuslar ve Yaşam Hakkı
Şerhte, maruz kaldığı ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyeceği Adli Tıp Kurumu raporuyla tespit edilenler için, daha önce var olan 5 yıllık ceza üst sınırının kaldırıldığı ancak bu sefer de ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlülerinin bu düzenlemenin kapsamı dışında bırakıldığı kaydedildi. "Anayasa’ya, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ve Birleşmiş Milletler’in Mandela Kuralları’na göre, hiçbir insan ölmeye terk edilerek ceza infazına tabi tutulamaz." ifadeleri kullanıldı.
Çocuk Cezaevleri ve Ses Fişeği Atabilen Silahlar
DEM Parti, teklifteki çocuk kapalı ceza infaz kurumları, çocuk eğitimevlerine yönelik değişiklikleri de eleştirdi. Ayrıca, ses ve gaz fişeği atabilen silahların ateşli silah kapsamına alınması önerisinin, demokratik toplumlarda temel hak ve özgürlüklerin korunması açısından ciddi endişeler doğurduğu belirtildi. "Getirilen bu düzenleme, anayasa ile güvence altına alınmış olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını fiilen sınırlandırma riski taşımaktadır." denildi.
Sonuç
Muhalefet şerhinin sonuç bölümünde, Kanun Teklifi’nin, "hukuk devleti ilkesi, infazda eşitlik ve toplumsal barışın tesisi açısından önemli eksiklikler taşıdığı, yargı sistemindeki yapısal sorunları çözmek, adalet duygusunu güçlendirmek ve barış sürecine katkı sağlamak yerine; mevcut ayrımcı ve eşitsiz uygulamaları derinleştiren bir yaklaşımı benimsediği" öne sürüldü. "Teklif, Türkiye’de tarihi bir dönüm noktasını ifade eden mevcut sürecin gereklerine cevap verememektedir. Tüm bu nedenlerle, demokratik hak ve özgürlüklerin genişletilmesi gerekirken daraltılmasına yol açacak olan bu düzenlemeye tarafımızca muhalefet şerhi düşülmüştür." denildi.
Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.