Eski Bakan Çelik'ten Bahçeli'ye Eleştiri: Süreci Emrivakiyle Başlattı, AKP'nin Kafası Karışık
Eski Bakan Çelik'ten Çözüm Süreci Eleştirisi: "İç Cephe" Söylemi Kaygı Verici
AKP'li eski bakan Hüseyin Çelik, yeni çözüm sürecindeki "iç cepheyi güçlendirme" söylemlerine tepki göstererek, geçmişteki olumsuz deneyimlere dikkat çekti. Çelik, mevcut sürecin yavaş ilerlemesini ve hukuki adımların atılamamasını Cumhur İttifakı'nın bakış açısına bağladı.
Eski Milli Eğitim Bakanı ve Çözüm Süreci'nin önemli isimlerinden Hüseyin Çelik, Yeni Yaşam gazetesine verdiği röportajda, yeni çözüm süreci ve Türkiye'nin Kürt meselesine yaklaşımı hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Çelik, özellikle "iç cepheyi güçlendirme" söyleminin geçmişte yaşanan olumsuzlukları hatırlattığını ve kaygı verici olduğunu ifade etti.
"Cephe Kelimesinden Ürkmüştüm"
Çelik, "İç cepheyi güçlendirme" söylemlerine ilişkin düşüncelerinin sorulması üzerine, "Ben oldum olalı bütün hayatım boyunca bu cephe kelimesinden ürkmüştüm" dedi. Geçmişteki Demokrat Parti ve Vatan Cephesi'ni hatırlatan Çelik, "Demokrat Parti, Vatan Cephesi diye bir şey ortaya attı ve o darbeyle, idam sehpalarıyla bitti... Vatan Cephesi de korkunç bir yanlıştı" ifadelerini kullandı. 70'li yıllardaki Milliyetçi Cephe deneyimini de hatırlatan Çelik, "Türkiye karpuz gibi ortadan ikiye bölünmüştü ve sokaklar kan gölüydü... O milliyetçi cepheler de bu memlekete bence iyi bir şey getirmedi" diye konuştu.
"İç Bünyeyi Güçlendirmek Daha Mantıklı"
Cepheleşme yerine "iç bünyeyi güçlendirmekten" söz etmenin daha mantıklı ve doğru olduğunu savunan Çelik, iktidarların konsolidasyon amaçlı yürüttüğü ötekileştirici siyasetin kısa vadede kâr sağlasa da, orta ve uzun vadede onlara da zarar vereceğini vurguladı.
Cumhur İttifakı'nın Sürece Bakışı
Mevcut sürecin yavaş ilerlemesi ve hukuki somut adımların atılamaması eleştirilerine değinen Çelik, bu durumun nedenini Cumhur İttifakı'nın sürece bakış açısına bağladı. "Sayın Devlet Bahçeli bir emrivaki olarak başlattı" diyen Çelik, bu sürecin uzun boylu, hesaplanarak ve tartışılarak başlamış bir süreç olmadığını savundu.
AK Parti'de Kafa Karışıklığı
AK Parti'nin kendi müttefikini kaybetmemek adına bu emrivakiye "tamam" dediğini iddia eden Çelik, AK Parti kanadında "kafa karışıklığı"nın hala sürdüğünü söyledi. Bu kafa karışıklığının en somut örneğini İmralı'ya gidilip gidilmeyeceği, PKK'lıların silahsızlanma sonrası durumu ve düşüncelerini ifade eden tutukluların durumu gibi konularda ortak bir iradenin oluşamamasında gördüğünü anlattı.
Suriye Politikasına Eleştiri
Kürt meselesinin uluslararası boyutuna da dikkat çeken eski Bakan Çelik, Türkiye'nin Suriye politikasındaki çelişkilere vurgu yaptı. MİT'in Abdullah Öcalan ile görüştüğünü hatırlatan Çelik, buna rağmen uluslararası alanda Mazlum Abdi gibi isimlerle görüşülmemesini eleştirdi: "Abdullah Öcalan'la görüşüyorsunuz ama Abdullah Öcalan'a sempati duyduğunu ifade ettiğiniz adamla görüşmüyorsunuz. Bu bir çelişki değil mi? Sen bunlar teröristtir, PKK'nın kollarıdır diyorsun ama sen zaten PKK'nın kendisi ile görüşüyorsun."
"Suriye'deki Kürtlerin Derdinin Adı Ne Diye Sorulmalı"
Fransa ve ABD'nin (Trump döneminde) Mazlum Abdi ile görüştüğünü belirten Çelik, Türkiye'nin kendi sınırlarının dibindeki bu insanlara "sizin derdinizin adı ne" diye sorması gerektiğini ve Suriye'deki Kürtlerin buradaki Kürtlerin akrabaları olduğu gerçeğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.