Özel'den Brüksel'de Erdoğan Eleştirisi: "AB Baskısı Yetersiz"
Özgür Özel'den Brüksel'de AB Zirvesi'nde Türkiye Vurgusu
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Avrupa Sosyalist Partisi AB Zirvesi Liderler Hazırlık Toplantısı'nda Türkiye'deki hukuksuzlukları ve CHP'ye yönelik baskıları gündeme getirdi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Brüksel’deki Avrupa Sosyalist Partisi AB Zirvesi Liderler Hazırlık Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'deki demokrasi sorunlarına dikkat çekerek Avrupa'nın Türkiye'ye yönelik yaklaşımını eleştirdi.
İsrail Ticareti ve Hükümet Baskısı
Özel, İsrail ile yapılan örtülü ticaretin ifşa edildiğini ve hükümet üzerinde baskı oluşturulduğunu belirtti. "İsrail ile örtülü ve gizli olarak halen yaptıkları ticareti ifşa ediyoruz. Hükümet üzerinde baskı yapıyoruz. Hükümet üzerine sonuç vermiyor ama bu hükümete Filistin dostu diye oy veren seçmenlerde gerekli aydınlanmaya, siyasi tepki ortaya çıkmasına sebebiyet veriyor." dedi.
Türkiye'deki Hukuksuzluklar ve Baskılar
Türkiye'deki demokrasiye yönelik saldırılara dikkat çeken Özel, "Ülkemizde demokrasiye, halk iradesine ve partimize yönelik saldırılar yepyeni bir boyuta evrildi. Demokratlar arasındaki dayanışmaya çok önem veriyoruz. Türkiye'deki otoriterlik arttı, artmaya devam ediyor. Bölgemizde ise yeni çatışmalar patlamaya başladı. Demokrasi ve adalet ağır bir saldırı altında. Parti liderleri, siyasetçiler, belediye başkanları, gazeteciler, öğrenciler hakkında hukuksuz yargı süreçleri işletilmekte ve istisna olması gereken tutukluluk tedbiri genel bir kanı olmaya başladı." ifadelerini kullandı.
"19 Mart Darbesi" ve Protesto Mitingleri
Cumhurbaşkanı adaylarının tutuklanmasını eleştiren Özel, bu süreci "19 Mart darbesi" olarak nitelendirdi. "Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanlığının ilan edildiği gün tutuklanmış ve Silivri Cezaevi'ne konulmuştur. Kendisi ile birlikte belediye başkanlarımız da cezaevindedir. 18 Mart'ta Cumhurbaşkanı adayımız İmamoğlu'nun üniversite diploması 31 yıl sonra iptal edilmiştir. 19 Mart'ta diploma iptalinin ertesi günü gözaltına alınmış ve sonra tutuklanıp cezaevine konulmuştur. Biz bu süreci '19 Mart' darbesi olarak nitelendirdik." şeklinde konuştu.
Ayrıca, her hafta sonu büyükşehirlerde protesto mitingleri düzenlediklerini ve PES'in desteğine müteşekkir olduklarını belirtti.
Erdoğan'ın Uluslararası Baskısı ve İç Politikadaki Durumu
Özel, Erdoğan'ın uluslararası toplumdan yeterli baskıyı hissetmediğini ve iç politikada elverişli bir durum yarattığını savundu. "Erdoğan'ın uluslararası toplumda AB ülkelerinden hissetmesi gereken basıncın yüzde 10'unu bile hissettiğini ifade etsem yanlış olur. Erdoğan şu an Türkiye'nin sahibi gibi davranmakta, Avrupa'nın güvenlik kaygılarını kendince yönetmekte ve Türkiye'de yüzde 51 ile seçildiği pozisyonda son yapılan anketlerde yüzde 30'un altına düşmüştür. CHP ise son seçimlerde birinci parti olmuştur, anketlerde oyu yüzde 41'lere çıkmıştır." dedi.
Avrupa'daki yöneticilerin Erdoğan'ı alternatifsiz görmesinin bu durumu pekiştirdiğini ifade etti.
Güvenlik Endişeleri ve Otoriterleşme
Güvenlik endişelerinin yükseltilmesinin otoriterleri güçlendirdiğini vurgulayan Özel, "Güvenlik endişelerini sağcılar kadar dile getirir, onlarla birlikte körükler bunu ana gündem maddesi yaparsak onların bizi çekmek istediği çukura düşmüş oluruz. Güvenlik endişelerinin çok yüksek sesle konuşulduğu her yerde otoriterler güçlenir." uyarısında bulundu.
Türkiye-AB İlişkileri ve Sığınmacı Pazarlığı
Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin sığınmacı ve güvenlik konularıyla sınırlı tutulmasını eleştiren Özel, "Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin önce sığınmacı şimdi güvenlik parantezine alınmasını doğru bulmuyoruz. Türkiye Erdoğan iktidarından ibaret değildir. Partimiz birinci partidir. İktidar değişimi sadece takvim meselesidir. Türkiye ve AB demokrasilerinin geleceği birbirileri ile ilişkidir. Biz CHP olarak Türkiye'nin demokratik olmasını, askeri açıdan güçlü olmasını, AB ile savunma ilişkilerinin geliştirilmesini destekliyoruz. AB değerlerinin yok sayıldığı bir ortamda sığınmacılar üzerinden yapılan pazarlıklardan sonra şimdi güvenlik üzerinden al-verci pazarlık hem Türkiye'nin hem AB'nin çıkarlarına hizmet etmeyecektir. Türkiye, AB'nin saygın bir ortağıdır, asla itmemeli kendine çekmelidir. Bunu çekerken Türkiye'yi demokrasi, hukuk zeminine davet etmelidir. Çünkü halkımızın yüzü Avrupa'ya dönüktür." şeklinde konuştu.
AB'ye Tam Üyelik Hedefi
Vize sorunlarının çözülmesi gerektiğini ve AB'ye tam üyeliği hedeflediklerini belirten Özel, "Vize sorunları mutlaka çözülmeli, biz AB'ye tam üyeliği hedefleyen partiyiz. Bu konudaki en önemli adımlar CHP iktidarında ya da ortağı olduğu iktidarlarda gerçekleşmiştir. Kopenhag kriterlerini hayata geçirme stratejisine sahibiz. Kardeş partilerimizin bu konuda desteği bizler açısından önemlidir." dedi.
>Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.