TBMM Komisyonu'nda Terör Tartışması: Akademisyenler Küresel Boyutu Vurguladı

TBMM Milli Kardeşlik Komisyonu'nun 10. toplantısında akademisyenler terör meselesinin küresel boyutunu ve çözüm yollarını değerlendirdi. Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, terörle mücadelenin çok boyutlu bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini vurgularken, Prof. Arslan, Öcalan'ın çağrısını tarihi bir liderlik örneği olarak değerlendirdi.

Komisyonda Terörün Küresel Boyutu Ele Alındı

TBMM Milli Kardeşlik Komisyonu, terör meselesini farklı açılardan değerlendirmek üzere akademisyenleri dinlediği 10. toplantısını gerçekleştirdi.

Prof. Terör Küresel Güçlerin Kesişim Noktasında

Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, komisyonda yaptığı konuşmada, terörün sadece yerel bir mesele olmadığını, en az dört ülkeyi kapsayan, uluslararasılaşmış ve küresel güç dengelerinin kesişim noktasında bulunduğunu belirtti. Kaynak, bu güçler arasında Amerika, Rusya, Çin, İran, İsrail ve Avrupa ülkelerinin de yer aldığını ifade etti.

"Teröristi Öldürerek Bitiremezsiniz"

Meselenin tek bir tarafının ele alınmasının çözüm getirmeyeceğini savunan Kaynak, "Teröristi öldürerek bitiremezsiniz. Bir elma ağacından bahsediyorsanız o ağacın dallarını budamak gibi olur. Devlet böyle düşündüğünde durumun nereye geldiğini gördü. Çok başarılı bir mücadele yapıldığı söylenemez. Yani birkaç yüz kişilik hareket binlerce insanın dağlara çıkmasına, milyonlarca insanın sempatizan hale gelmesine yol açtıysa burada bir başarıdan söz edemeyiz," dedi.

"PKK'nın İşlevi Bitti Ama Dışarıdaki İşlevi Devam Ediyor Olabilir"

Terörün başladığı yıllardan bu yana yaşanan gelişmelere dikkat çeken Kaynak, "Bugün Öcalan'ın çağrısına baktığınız zaman aslında o çağrının içerisinde çok önemli detaylar vardı, dünyayı okuma bağlamında. PKK'nın kurulduğu 1980'li yılların ruhunu, o ekosistemde işlev görecek bir terör örgütünün ya da bir siyasal şiddete başvuran bir örgütün, adına her ne koyarsanız koyun nasıl bir işlevi vardı? Bugün gelinen dünyada artık nasıl organik ömrünü tamamladığından bahsediyor aslında," ifadelerini kullandı.

Kaynak, önümüzdeki meselenin nereye doğru gittiğinin görülmemesi halinde alınacak önlemlerin bir sonraki aşamayı kaçırmaya neden olabileceğini vurgulayarak, "Çünkü karşı karşıya olduğumuz mesele, siber ortamda, nükleer ortamda, kitlesel imha silahlarının gündeme gelebileceği bir ortamda ve devletler tarafından lojistik olarak desteklenebilir bir potansiyele de sahip olabilir. Bugün PKK biter, real PKK diye bir şey başlayabilir. IRA'de böyle bir şey oldu," şeklinde konuştu.

Anayasa ile ilgili temel meselenin de herkesin el birliğiyle durabileceği bir fikri yansıtması gerektiğini belirten Kaynak, "Terörün işlevinin ortadan kaldırılması çok temel bir mesele. İşlevi sürdüğü müddetçe terör devam eder. Bu işlev, bir elma ağacı elma verir, altında gölgelenebilirsiniz, dallarını budarsınız yakarsınız, ağacın tahtasından masa yaparsınız, kâğıt yaparsınız bunları, bu işlevdir. Terör örgütleri de böyle işlev görürler, işlevi ortadan kaldırmadan terör örgütünü ortadan kaldıramazsınız, biri biter, öbürü gelir. Bir kere, her şeyden önce Türkiye işlevini ortadan kaldırmak zorunda. Ne yapıyorsa, ne yapmak istiyorsa o işlevi ortadan kaldırmak zorunda. Şu anda Öcalan'ın çağrısıyla ortaya çıkan durum PKK'nın Türkiye içerisindeki işlevinin bittiğini gösteriyor ama dışarıdaki işlevinin henüz tamamlanmamış olabileceği gerçeğini görmemiz gerekiyor. Henüz dış dünyada çok ciddi kırılmalar var; Suriye'de ne olduğunu bilmiyoruz, Irak'ta neye dönüşeceğini bilmiyoruz," dedi.

Kaynak, bölgesel konjonktürün böyle bir sürecin yürütülmesi için çok elverişli olmayabileceğini belirterek, devlet olmayan aktörlere karşı yoğun bir baskının olduğu dönemde Türkiye'nin bundan faydalanabileceğini söyledi. "Eğer 'non-state' dediğimiz devlet olmayan aktörlerin ömrü tükendiyse, işlevi tükendiyse bundan faydalanabilir Türkiye; bu anlamda PKK'nın bertaraf edilmesi için bu iyidir ama bu yeni bir mücadeleye girdiğimiz anlamına gelir. Devletler arası sistem olduğu zaman da bunun nasıl yönetileceği, yönlendirileceği çok önemlidir," şeklinde konuştu.