Kanal İstanbul'da Yeni İmar Planı Tartışması: Lüks Konutlar mı Yapılıyor?

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Kanal İstanbul güzergahında yaptığı imar planı değişikliği tartışma yarattı. İBB ve meslek örgütleri, planın lüks konutları içerdiğini ve sürecin şeffaf olmadığını savunuyor.

Kanal İstanbul projesi yeniden gündemde. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Sazlıdere havzasında 2.5 milyon metrekarelik alanı imara açmasıyla tartışmalar alevlendi. İBB ve meslek örgütleri, planın detaylarını incelerken, sürecin şeffaf yürütülmediği ve planın lüks konutları hedeflediği yönünde eleştiriler getiriyor.

İmar Planı Detayları ve Tepkiler

Sözcü'nün haberine göre, Bakan Murat Kurum'un "Sosyal konut yapıyoruz" açıklaması gerçeği yansıtmıyor. İmar planına göre bölgede en az 6 bin yeni konut inşa edilecek ve yaklaşık 25 bin kişilik ek nüfus bekleniyor. Ancak planın detayları, konutların lüks segmentte olacağını gösteriyor.

İstanbul Şehir Planlamacıları Odası eski Başkanı Prof. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu, planın askı süresinin 15 gün olmasına dikkat çekerek, "Normalde bu süreler 30 gün olur, meslek örgütleri ve çevreciler bunları detaylıca inceleyerek yasal dayanaklarıyla itirazlarını yapardı. Ama rezerv alan yasasıyla birlikte bu süre 15 güne indirildi. Mahkemeyi beklemeden her şeyi hızlıca halletmeye çalışıyorlar." dedi.

"Lüks Konut İddiası"

Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu Üyesi Nuri Cem Ceylan, imar planında kişi başı 50 metrekarelik alan öngörüldüğünü belirterek, bu durumun lüks konutların yapılacağını gösterdiğini savundu. Ceylan, "Bu rakam normalde 25-30’dur. İstanbul’da 35 bulduğunuzda bile şaşırırsınız. Bu demek ki 4 kişilik bir aile için 200 metrekare konut ön görülüyor. Normalde bu metrekareler villalarda görülür. İstanbul’da sosyal konutlar en fazla 75 metrekare olur. Buradan da bu konutların büyük, lüks konutlar olacağını görebiliyoruz" şeklinde konuştu.

İBB'nin Endişeleri ve Şeffaflık Vurgusu

İBB uzmanları, planın hem konut hem de nüfus sayısını artırabileceğine dikkat çekiyor. Uzmanlar, "Planın yüzde 18’i özel mülkiyetli arsaları içeriyor. Bu mülkiyetin kimlere ait olduğunu da göremiyoruz. 2019’de İmamoğlu belediyeyi alınca, İBB’nin tapu sorgulama yetkisini kısıtladılar. Hiçbir şeffaflık kalmadı. Öte yandan bu konutların kurada kime çıktığı da gizli tutuluyor" ifadelerini kullandı.

"İBB Operasyonları ile İlişkili mi?"

Haberde, imar değişikliklerinin İBB operasyonlarının ardından gerçekleşmesine de dikkat çekiliyor. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Akgün, IPA Başkanı Buğra Gökce, İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa ve İSKİ Genel Müdür Yardımcısı Begüm Çelikdelen'in tutuklu veya ev hapsinde olması, İBB'nin yargı mücadelesini yürütememesine neden olduğu belirtiliyor.

Metinde yer alan bilgilere göre, "İstanbul’un muhafızlarını birer birer tutuklayan iktidar, Kanal İstanbul bölgesinde yeni projelerini hayata geçirmeye devam ediyor."

Haber Merkezi