Sinan Ateş Cinayeti Sanığı Avukat Serdar Öktem Suikastinde Şok Detaylar!

Sinan Ateş cinayeti sanıklarından avukat Serdar Öktem'in İstanbul'da öldürülmesine ilişkin yeni bilgiler ortaya çıktı. İstihbarat raporlarına göre, Öktem'e yönelik saldırı planları aylar öncesinden biliniyordu.

Serdar Öktem'in öldürülmesine ilişkin soruşturma derinleşirken, gazeteci Timur Soykan'ın haberinde çarpıcı detaylar yer aldı. İstihbarat raporlarına rağmen suikastın nasıl gerçekleştiği merak konusu.

Aylardır Süren Tehditler ve Koruma Talepleri

Timur Soykan'ın Birgün'deki haberine göre, Serdar Öktem'e yönelik saldırı istihbaratları emniyete Mayıs ayından beri ulaşıyordu. Öktem'in bu istihbaratlar üzerine polis koruması ve araç tahsisi almak için girişimlerde bulunduğu iddia ediliyor.

Daltonlar Çetesi ve Yanlış Hedef İddiası

Mayıs ayında Daltonlar mensubu H.K. isimli bir kişinin İstanbul'da yakalandığı ve üzerinden Öktem'in fotoğrafının çıktığı belirtildi. H.K. ifadesinde kendisine bir savcıyı öldürme emri verildiğini ve fotoğraftaki Öktem'i savcı zannettiğini söyledi.

İstihbarat Raporlarına Rağmen Gelen Suikast

İstihbarat notlarında Daltonlar Çetesi'nin Öktem'e saldırı planladığı yer alırken, Öktem'e bu bilgiler aktarılarak koruma talep etmesi istendi. Çağrılı koruma kararı alındı ancak Öktem'in sürekli koruma talebiyle valiliğe başvurusu sonuçlanmadan suikast gerçekleşti.

Tedirginlik, Zırhlı Araç Arayışı ve Cezaevindeki Görüşmeler

Yakınlarının anlatımına göre, Öktem ağustos ayında çok tedirgindi. Tehditler artmıştı. Bazı arkadaşlarından zırhlı araçlarını ödünç istiyordu, korumalarla gezmeye başlamıştı. Eylül ayında Şişli'deki ofisi önünde şüpheli bir kişi yakalandı ve bu kişinin üzerinden de Öktem'in fotoğrafı çıktı.

Sulh İddiası ve Rahatlama

İddiaya göre, Öktem daha önce avukatlığını yaptığı Daltonlar'ın yönetici isimleri ile temasa geçti. Hatta cezaevindeki bazı isimlerle görüşerek aracı olmalarını istedi. Ekim ayında ise sulh sağlandığını düşünerek rahatlamıştı. Daltonlar'dan öldürülmeyeceğine dair söz aldığını sanıyordu. Artık korumalarla gezmiyordu. Cinayetten kısa süre önce cezaevinde ziyaret ettiği suç örgütü liderlerine, "Aracılar konuştu. Beni hedef almayacaklar. Sulh sağlandı" demişti. Oysa Şişli'deki ofisinin etrafında keşif yapanlar vardı.

Haber Merkezi